banner333

banner309

Gümüşhane’den Geçen Seyyahların Yüzyıllara Dayanan İzlenimleri Anlatıldı

İlim Yayma Cemiyeti Gümüşhane İl Temsilciliği tarafından her hafta Salı günü gerçekleştirilen şehir sohbetleri etkinliğinin bu haftaki konuğu Eğitimci Yazar Niyazi Karabulut oldu.

Kültür Sanat 01.02.2024, 23:33
Gümüşhane’den Geçen Seyyahların Yüzyıllara Dayanan İzlenimleri Anlatıldı
banner400


Hüseyin Nihal Atsız Kültür Evinde düzenlenen sohbette konuşan Eğitimci Yazar Niyazi Karabulut, “Seyyahların Gözüyle Gümüşhane” adlı basıma hazır eserinde yer alan Ksenophon’dan günümüze, Gümüşhane’ye gelen seyyahların ilginç anekdotlarını katılımcılar ile paylaştı.

Etkinliğin açılışında konuşan Program Moderatörü Vedat Akıllı, sohbetin konusu ile ilgili bilgiler vererek; seyyahların bir şehrin tarihinin, kültürünün, sosyolojik hayatının, antropolojik durumunun tespiti açısından önemli olduklarını söyledi.

“Turist Gözüyle, Seyyah İse Özüyle Gezer”

Bu anlamda “Seyyahların Gözüyle Gümüşhane” eserinin ilin geçmişine ışık tutacak nitelikte olduğunu dile getiren Akıllı, “Seyyahları, bugünkü anlamda turist olarak tanımlamak mümkün olsa da turist gezer, seyyahlar bu geziye anlam katar. Seyyahların topluma bakış açısı, şehre olan yaklaşımı bu anlamda önemlidir. Seyyah, seyahat kelimesi bile bir anlamda merakın, tutkunun, sevdanın eseridir. Yüzyıllar boyu seyyahların özellikle bu coğrafyada yaptıkları seyahatlerin koşulları dikkate alındığında bu gün bile yapamayacağımız yolculukları gerçekleştirmişlerdir. Seyyahlar gitmiş oldukları şehirlere dair en sağlıklı bilgi kaynaklarıdır. Turist gözüyle, seyyah ise özüyle gezer” dedi.

“Bu Eser, Gümüşhane İçin Bir Şans”

Eserin toplamda 100 seyyahın Gümüşhane’ye dair gözlemlerine yer verdiğini kaydeden Akıllı, “Niyazi Hocamın tamamlanmış, yayınlanmaya hazır durumdaki bu eserini Gümüşhane için bir şans olarak görüyorum. Bir şehir kendi kültürüne ne kadar sahip çıkarsa o ölçüde şehirdir. Şehir kültürle var olur. Kültürle kendisini ifade edemeyen şehirler kültürsüzlüğe mahkûm olur. Bir şehir ya sanatı, edebiyatı dolayısıyla da kültürü ön planda tutar ya da kültürsüzlüğe mahkum kalır. Bu durum modern şehirlerin en büyük handikapıdır. Bu açıdan bu ve bunun gibi çalışmaları önemsiyor, zaman zaman farklı platformlarda dile getirerek yayınlanmalarına katkıda bulunmaya çalışıyoruz” diye konuştu.

Eğitimci Yazar Niyazi Karabulut ise, insanoğlunun doğası gereği farklı toplumları, farklı coğrafyaları merak ettiğini dile getirerek, bu açıdan bakıldığında Gümüşhane Coğrafyasının tarih boyunca çok sayıda seyyahın ilgisini çektiğini, İpek Yolu güzergahının üzerinde olması hasebiyle de dünyanın dört bir yanında yayınlanan seyahatnamelerde yerini aldığını söyledi.

Eserde, 100 Seyyahın Anılarına Yer Verildi

Merak dürtüsünün beraberinde gezip görme ihtiyacını doğurduğuna vurgu yapan Karabulut, “Bu anlamda Gümüşhane’ye gelen seyyahlar, ikliminden, coğrafyasından mimarisine, botaniğinden yeraltı zenginliklerine, kültürel yapılarından sosyolojik durumlarına kadar farklı gözlemlerde bulunmuş ve bunları kaleme almışlardır. Bizim coğrafya için değerlendirdiğimizde gelen seyyahların; misyoner, asker, diplomat, tüccar gibi değişik meslek gruplarına ait olduğunu görüyoruz. Gümüşhane’den geçmiş olan toplamda 120’yi aşkın seyyah tespit etmiş olmakla beraber bir kısmının gezilerine kaleme almaması, bir kısmının ise tamamen bilimsel çalışma şeklinde eserler bırakması sebebiyle kitapta 100 seyyaha yer verdim” dedi.

Seyyahlar Mevsime Göre Yol Belirlemiş

Seyyahların zaman, mekan ve aidiyet duygusuyla hareket etmelerinden dolayı eserlerin zaman zaman yanıltıcı bilgilerle kaleme alınmış olabildiğine vurgu yapan Karabulut, “Kitapta yer alan seyyahlar çok çeşitli milletlerden oluşmuş. Ksenophon ila başlayan serüven bu güne kadar gelmiş. Kronolojik sıralama yapılarak kitapta yer verdiğim seyyahlar genel olarak Trabzon’a gelmiş, buradan Maçka’ya, Zigana geçidi üzerinde Torul’a ve buradan da Gümüşhane’ye geldiklerini görüyoruz. Bu yol kış mevsiminde gelen seyyahların izlediği güzergah. Yaz aylarında yapılan yolculukların ise Maçka’dan Altındere Vadisi, Taşköprü üzerinden yapıldığını görüyoruz. Bu güzergahı tercih edenlerin bir kısmının ise Kromni ve İmera yoluna dönüş yaparak İkisu mevkiinden kış yoluna inerek buradan devam ettiklerini anlıyoruz. Yayladere, Sarıçiçek, Süngübayır güzergahını tercih edenlerin de bulunduğu günümüze ulaşan yazılarda da görülüyor” diye konuştu.

“Bölgeye Gelen Seyyahlar En Çok Gümüşhane’yi Anlatmış”

Yayınlanan seyahatnamelerde Gümüşhane Coğrafyasına Trabzon ve Erzurum’a göre daha fazla yer verilmesine ilin her anlamda bir geçiş noktası olmasına bağlayan Karabulut, Gümüşhane özelinde ise üzerinde en çok durulan konunun Zigana Dağının güzel, güzel olduğu kadar da zorlu coğrafyası olduğunu dile getirdi. Seyyahların bölge halkı ile yaşadıkları olayları, seyahatnamelerinde ayrıntılı olarak kaleme aldıklarına vurgu yapan Karabulut, kitabında yer verdiği dikkat çekici hatıraları katılımcılara aktardı.

Yorumlar (0)
2
az bulutlu
Namaz Vakti 28 Nisan 2024
İmsak 03:42
Güneş 05:18
Öğle 12:25
İkindi 16:13
Akşam 19:21
Yatsı 20:51