banner333

banner309

04.09.2013, 08:58

ALIŞKANLIKLAR

 Alışkanlık “Bir edim ya da etki karşısında canlı bir varlığın kazanmış olduğu değişmez tutum”, “Bir şeyin sık sık yinelenmesi sonunda oluşan huy ve alışkı”, “Düzenli ve sürekli olarak kendini gösteren, öğrenilerek edinilmiş yalın davranışlar” anlamına gelir (Bkz. TDK Büyük Türkçe Sözlük).  Psikolojide çok az düşünme gerektiren, ya da hiç düşünmeye gerek kalmadan düzenli olarak yinelenen ve doğuştan olmayıp öğrenilen bir davranıştır. Uygun bulduğu yere yavaş yavaş, sinsi sinsi gelir yerleşir. Başlangıçta çok masumdur, sevimlidir, tehlikesizdir. Ancak zaman geçtikçe öyle bir duruma gelir ki zehirli bir yılan gibi zehrini akıtır fark ettirmeden. Artık demir atar ve iyice yerleşir olduğu yere.

 
Alışkanlıkların toplamı, insanın bir tür "ikinci doğası"nı oluşturur. Alışkanlık, bir yalınlaştırma olduğu, özel bir dikkat çabasını gereksiz kıldığı için düşünsel yükü azaltır. Ancak düşünce ve davranışlarda bir katılaşma yarattığı için bunların gelişimini de engelleme özelliği vardır. Günlük hayatımızda alışkanlık, yemek yemek ve uyumaktan, düşünme ve tepki göstermeye kadar her etkinliğin bir parçasını oluşturabilir. Pekiştirme, davranışa neden olan uyaranın her ortaya çıkışında o davranışın ya da tepkinin yinelenmesini sağlar. Her yinelenmeyle davranış biraz daha otomatikleşir. Tecrübeleri siler atar ve özeleştiriyi unutturur insana. William James’in dediği gibi alışkanlıklar yüksek zihinsel süreçlerin daha önemli ve acil işler için saklanma araçları olarak yararlıdırlar ama esnek olmayan davranışların yerleşmesine de neden olurlar (Psikolojinin İlkeleri).
 
Alışkanlıklar hayatımızın her döneminde var olmuştur ve var olmaya da devam edecektir. Ancak başlangıçta masum gibi görünen bu alışkanlıklar tiryakiliğe dönüştüğünde tehlikeli hale gelirler. Alışkanlıkları bırakmak önce, niyeti ve düşünceyi değiştirmekle başlar. Çünkü tüm alışkanlıklar önce düşünceyle oluşur. İyi olarak tanımladığımız alışkanlıklar da tıpkı kötü alışkanlıklar gibi bağımlılık yapar. Kötü alışkanlıkları bırakmanın en kolay yolu, yerlerine iyi alışkanlıkları getirmekle mümkün olur. Aksi halde kötü alışkanlıkların yerini boş bırakıp terk etmeye çalıştığınızda , başarılı olmak pek mümkün olmayacaktır, zira en kısa zamanda boş kalan yeri yine eski alışkanlıklarınızla doldurmanız  kaçınılmaz hale gelecektir.
 
Çok uzaklara gitmemize gerek yok, şöyle etrafımıza bir baktığımızda günümüzde toplu taşıma araçlarında yaşlılara yer vermeyen çocuk ve gençlerin sayısının hızla arttığını maalesef görmekteyiz. İlk bakışta bunları saygısız diye nitelendiririz. Ancak bu çocuklar dünyaya geldiklerinde toplu taşıma araçlarını ve bu araçlarda gösterilmesi gereken davranışların neler olduğunu hiç mi hiç bilmiyorlardı. Peki bu davranışlarını nereden ve nasıl öğrenmiş olabilirlerdi? Bildiğimiz gibi bir çocuğun ilk okulu kendi ailesi, ilk öğretmeni ise anne ile babasıdır. Çocuk ilk günden itibaren çevresini keşfetmeye başladığında en yakınındaki nesneleri tanımaya ve anne ile babasının davranışlarını örnek almaya başlar. Çocuklarına gerektiğinde toplu taşıma araçlarında oturdukları koltukları yaşlı, hasta, hamile kişilere vermeleri gerektiğini hatırlatmazlar. Hatta bazen işi o kadar ileri götürenler olurki “ücretini verdim, elbette çocuk oturacak” diyenlerle bile karşılaştığımız olmuştur. Başlangıçta anne ve baba çocuklarının özgüvenini pekiştirmek adına farkında olmadan onlara küçük tavizler verirler.  Daha sonra verilen bu tavizler onlara tıpkı yasal hak yerini alır. Tekrarlanan ve birbirinden örnek alınan bu davranışlar yinelenerek çocukta birer alışkanlık halini alır.  Ondan sonra da bu gençler neden bu kadar saygısız olabiliyorlar diye etrafta suçlu aramaya kalkışmamamız gerekir.
Yorumlar (0)
2
az bulutlu
Namaz Vakti 18 Mayıs 2024
İmsak 03:09
Güneş 04:56
Öğle 12:24
İkindi 16:19
Akşam 19:41
Yatsı 21:20