banner333

banner309

12.08.2011, 15:41

Fıkralarla Gümüşhane

FIKRALARLA GÜMÜŞHANE
 
            Tarih boyunca güldüren, güldürürken düşündüren, düşündürdükçe ibret aldıran yaşanmış ya da üretilmiş, yaşamsal olaylardan hareketle anlatılan, anlatılanlardan bir sonuç çıkarma amacında olan, nükte, hiciv, mizah unsuru barındıran kısa sözlü ürünlere fıkra diyoruz. Her ülkenin, her milletin, her ilin ve hatta her köyün kendine has özelliklerini barındıran fıkraları vardır.

            Bizim bu alanda en bilinen fıkra üreticimiz ise malumunuz olduğu üzere Nasrettin Hoca’dır. Öyle ki tüm fıkraları yabancı dillere çevrilerek kitap haline getirilmiştir.

            Gümüşhane olarak tarafımdan yazılan ve taraflı tarafsız olumlu eleştireler alan Fıkralarla Gümüşhane 1 ve 2 ile bu alanda bir boşluğu doldurduğum kanaatindeyim. Gümüşhane’ye sembol olmuş olan renkli şahsiyetlerin kahramanı olduğu bu yaşanmış hatıraları onları incitmeden, hakir görmeden kendi karikatürlerimle renklendirerek Gümüşhanelilerin istifadelerine sundum. Selami’den Torullu Hadi’ye, Hamdi’den Bıcık Aydın’a, Deli Fayık’tan Keke Nuri’ye, Fırıncı Sait Aga’dan Paşa Akçay’a, Habib Artun’dan diğer renkli Gümüşhaneli simalarına yer verdiğim bu eserlerle Gümüşhanelilerin hatıralarına bir nebze ışık tutmanın derdi ve kederindeyim. Onların ve yakınlarının aflarına sığınarak bu konuda seçtiğim bir fıkra demetini sizlere sunuyorum. İlk hatıra Kelkit’ten ve malum Kelkit’te yolun ortasından gitmek adeta modadır.

            Kelkitli teyzem yolu ortalamış yürüyor. Arkadan bir otomobil geliyor ve acı acı kornaya basıyor ama teyzem oralı bile değil. Bir iki derken üçüncü korna sesinde teyzem geriye dönüyor ve otomobilin şoförüne sert sert bakıp bombayı patlatıyor;
“Vışş, neydem ki, kalduruma mı çıham?”
 
Bir başka hatırada Merkez Hur Köyünden.
Seyfettin Aydın Beşiktaş Yıldız Rampası’nda bekliyor tramvaya binecek. Tabiî ki durakta beklemiyordur. Tramvay el etmesine rağmen büyük bir hızla yanından geçip gider. Seyfettin Amca bir yandan elini indirirken tramvayın arkasından;
“Get oğlum get! Sen bu kafayla çoh para gazanırsın” diye bağırır.
 
Gümüşhane’de fıkra deyince akla ilk gelen köy Kürtün’ün Törnük Köyü’dür.
Törnüklü yaş ağaç kestiğinden dolayı mahkeme görüyor. Hakim sorar;
“Falan tarihte, falan yerde yaş ağaç keserken yakalanmışsın, ne diyorsun?” Bizimki hemen cevap verir;
“A honu saa kim söyledi?” 
 
Gümüşhane’nin en renkli simalarından biri de rahmetli Fazıl Balyemez’dir.
Fazıl Bey, çok yemesiyle ünlü olduğu kadar, çok çay içmesiyle de ünlüydü. Büyükçe bir semaverle çay demler, su bitene kadar içermiş.
Bir gün kendisine soruyorlar;
“Bey Amuca, bir oturuşta 150 bardak çay içtiğini söylüyorlar. Doğru mu?”
Fazıl Bey de;
“İftira ediyorlar yigenim, içtiğim çay 70 bardağı geçmez” cevabını verir.
 
Eski ilçemiz Bayburt fıkralarımızın adeta baş tacıdır.
İki Bayburtlu Gümüşhane’de gezerken canları meyve yemek ister ve bir ceviz ağacı görürler. Hemen ağaca çıkarlar ve yiyebildikleri kadar cevizi yeşil kabuklarıyla yer, cevizini aşağıya atarlar. Aşağıya inerler. İçlerinden biri diğerine;
“Olsun gardaş, acı macı emme meyvalandık” der. 
 
Tekke’nin sevilen ismi Tekkeli Kıtı Teyze’yi de unutmamak gerekir.
Tekkeli Kıtı Teyze Trabzon’dan ilk defa uçağa binmiş ve İstanbul’a varmış. Uçaktan iner inmez Kıtı Teyze yanında bulunan akrabasına;
“Lan oğlum ey has da, ha bu Ermeninin uşahları bi yerde durmadı ki bi bardah çay içek” demiş.  
Yorumlar (3)
halil oğuz 10 yıl önce
ismail abi selamlar saygılar benim dikkatimi çekti sende bi bakarsan sevinirim köyler arasında bizim köyün ismini göremedim demirören köyünü unuttukmu?
deniz balta 12 yıl önce
çok güzel bir fıkra teşekkür
Neslihan Günel 1 yıl önce
Gümüşhaneli nüktedandır da onlardan fıkra çıkar mı ki bilemedim yine de emeğinize sağlık.
2
az bulutlu
Namaz Vakti 20 Mayıs 2024
İmsak 03:07
Güneş 04:54
Öğle 12:24
İkindi 16:19
Akşam 19:43
Yatsı 21:23