banner333

banner309

21.08.2025, 15:32 2

Hocamız, Lütfü Doğan: “İlim, İrşat ve Siyasetle Geçen Bir Ömür”

1930 yılında Gümüşhane’nin Kelkit ilçesine bağlı Köse Salyazı köyünde dünyaya gelen Lütfü Doğan, Fehmi ve Pullu çiftinin evladıdır. Kur’an-ı Kerim’i babasından öğrenerek küçük yaşta hafızlığa adım atan Doğan, ilim aşkıyla yetişti. Hoş sohbet ve gönül insanı kimliğiyle çevresinde sevilen bir kişilikti.

      İlkokulu Hariçten’te tamamladıktan sonra dini eğitimine devam eden Doğan, Gümüşhane’de imam-hatip olarak göreve başladı. 1954’te Kemah İlçe Müftülüğü’ne, 1960’ta Erzincan İl Müftülüğü’ne atandı. Bu dönemde Erzincan Lisesi’ni bitirerek tahsilini ilerletti. 1964-1965 öğretim yılında Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’ni birincilikle tamamladı.

    Görevleri onu Ankara’ya taşıdı. Müftü Yardımcılığı ve Vaizlik görevlerinden sonra Diyanet İşleri Başkanlığı Müfettişliği’ne getirildi. Din İşleri Yüksek Kurulu üyeliği sırasında Diyanet İşleri Başkan Yardımcılığı görevine yükseldi. 15 Ocak 1968’de vekâleten atandığı Diyanet İşleri Başkanlığı görevini 25 Ağustos 1972’ye kadar sürdürdü.

    14 Ekim 1973 – 12 Eylül 1980 arasında Cumhuriyet Senatosu Erzurum Senatörlüğü yaptı. 1991 seçimlerinde Gümüşhane’den milletvekili seçildi. 1995’te Refah Partisi, 1999’da ise Fazilet Partisi’nde siyasi görevini sürdürdü.

     Eserleri arasında Huzur ve Saadetin Esasları, Mutluluğun Kazanılması, Cihadla İlgili Ayet ve Hadisler, Kütüb-i Sitte Müelliflerinin Hal Tercümeleri ve El Hucurat Suresi’nin Tefsiri sayılabilir. Arapça, Farsça ve Fransızcaya hâkim olan Lütfü Doğan, dini ve ilmi konularda muhtelif dergi ve gazetelerde 100’den fazla makale yayımlamıştır. Ayrıca Gümüşhane Dernekler Federasyonu (GÜDEF) Onur Kurulu ve GÜSİAD’ın kurucu üyeleri arasında yer almıştır. Sekiz çocuk babasıdır.

     Hatıralarda Kalan Bir Sohbet

Benim için ise Lütfü Doğan, sadece müftü, senatör ya da milletvekili değildi. Onu farklı kılan, ilmiyle gönül dünyasını birleştiren o samimi sohbetleriydi.

    Aktif siyaset yıllarında, Genel Yayın Yönetmeni olduğum Demokrat Gümüşhane gazetesine bir nezaket ziyaretinde bulunmuştu. Sohbet koyulaşınca, halk arasında sıkça dile getirilen bir meseleye temas etmek istedim. Merakımdan sordum:

  “ Hocam, şeriat deyip ahkâm kesenler var. Geldi, gelecek diyorlar. Nedir bu şeriat?”

Gözlerinin içi parlayarak bir solukta anlattı. Senato kürsüsünde de dile getirdiği o veciz cevabı bana da aynı berraklıkla aktardı:

    “Şeriat; mala, cana, namusa sahip olmaktır.”

Kısacık ama yüzyıllık önyargıları silecek kadar güçlü bir cümleydi bu. Sonra tebessüm ederek şu hatırayı paylaştı:

“Mecliste aynı soruya böyle cevap verdim. Asker senatörler yanıma gelip kucakladılar. ‘Hocam, özür dileriz. Biz böyle bilmiyorduk. Keşke bu konuşmayı daha önceleri yapsaydınız’ dediler.”

O an hocamın gözlerindeki pırıltıyı hâlâ unutmam. Bir gerçeği, bir hakikati öyle sade, öyle anlaşılır bir şekilde ortaya koymuştu ki, hem kalplere dokunmuş hem de önyargıları yıkmıştı.

Gönüllerde Kalan İz

Bugün dönüp bakınca, görüyorum ki Lütfü Doğan sadece görev yaptığı makamlarda değil, halkın gönlünde de kalıcı bir yer edinmiş. İlmiyle, hitabetiyle, samimiyetiyle hem din hizmetinde hem de siyaset sahnesinde iz bırakmış bir abide şahsiyet…

Ve elbette, hayırlı evlatların, hayırlı damatların babası olarak da anılmayı hak eden bir insan… Oğlu Prof. Dr. Yahya Doğan, 23. Dönem Milletvekili olup Dokuz Eylül Üniversitesi’nde öğretim görevlisidir. Damadı Dr. Süleyman Erdoğdu hâlen İstanbul Beykoz Devlet Hastanesi Başhekimi, diğer damadı Mühendis Ahmet Akçay ise devlet hizmetinden emekli olmuştur.

Demek ki hocamız, yalnızca kürsülerde ve kitaplarda değil, yetiştirdiği evlatlarında da iz bırakmış bir baba olarak yad edilecektir.

Onu dinlemiş, sohbetine tanık olmuş bir gazeteci olarak, hafızamda bıraktığı iz daimidir. Lütfü Doğan, Gümüşhane’nin, Erzurum’un, Türkiye’nin yüz akı isimlerinden biri olarak hatırlanacaktır.

Yorumlar (0)
3
hafif yağmur
Namaz Vakti 24 Ağustos 2025
İmsak 06:06
Güneş 07:37
Öğle 12:28
İkindi 14:48
Akşam 17:09
Yatsı 18:35