06.11.2015, 07:45
1 Kasım'ın Yerel Analizi
1 Kasım’ın yerel analizi diyorum, çünkü Gümüşhane seçmeninin tercihi Türkiye geneli için daima bir ölçü olmuştur. 7 Haziran seçimlerinde 2 Milletvekili AK Parti ve MHP arasında paylaşılmış Türkiye’deki sonuç ise koalisyon olarak belirlenmişti.
7 Haziran 2015 seçimlerinde Milli irade iktidar partisini yani AK Partiyi tabiri caizse feleğin sillesiyle değil bir şefkat tokadı ile dikkatini çekmişti. “Fazla açıldın biraz dikkatli ol, etrafını kolla, kimseyi ezip geçerim deyu zafer sarhoşluğuna kapılma.”
Seçim öncesi Türkiye genelinde lobiler, bir kısım medya, tuzu kuru İstanbul beyzadeleri, inadına HDP inadına “gezi” söylemlerini sıkılmadan seslendiren sözde aydınlar, beğenmediğimiz insanlar bizi yönetemez diyen enteller ve muhalefet, “AK Parti iktidardan uzaklaştırıldı. Bir daha iktidar olamaz. Milletin yüzde altmışı bu partiye karşı” diyerek güya rahat bir nefes aldılar. Sanal alemde depolanan bu güç gösterisi tıpkı deryalarda oluşan azgın bir dalgaya benziyor. Bu dalga nasıl ki sahilin kayalıklarına çarparak büyük bir gürültüyle parçalanıyorsa AK Parti karşıtı gizli koalisyon yada kutsal ittifakların bu toplama gücü de milli irade karşısında aynen dağılıp gitmiştir. Milletle cebelleşmenin uzlaşma yerine zıtlaşmanın işe yaramadığı görülmüştür. Gümüşhane için söylüyorum MHP koalisyona evet demiş olsaydı belki de bugünkü sonuç değişik çıkabilirdi. CHP’nin oylarını koruması ilkeli bir parti için doğal bir sonuç. HDP’den söz etmiyorum. Demokrasi gereği oy pusulasında adı yazılmış olsa da tarihin her döneminde vatan hainlerine geçit vermeyen kahraman Gümüşhane halkı HDP’ye böyle olduğu sürece geçit vermeyecektir. HDP’nin yapacağı iş bölgesel bir parti olması yerine Türkiye’nin partisi olmak istiyorsa PKK ile ilişiğini kesip parlamento çatısı altında siyasi yaşamını sürdürüyor olmalıdır. Oylarında ki düşüş gösteriyor ki, bölge halkı ben PKK’dan ve HDP’den korkmuyorum demektedir. Bizim bu hassasiyetimizi dikkate almaz isen gelecek seçimde barajın altındasın demektedir. Sonuçta Başbakan Sayın Davutoğlu; “Bilmelisiniz ki inşa ettiğimiz güven zemininin arka planında bize duyulan güven vardır. Bu güven şükürler olsun ki her seçimde katlanarak büyümüştür. Efendisi değil hizmetkârı olduğumuz milletimiz ile birlikte Cumhurbaşkanımız ve kurucu genel Başkanımız Sayın Tayyip Erdoğan öncülüğünde ilk adımları milletçe atılan bu kutlu yürüyüşte ülkemizin bahtı, yolu açık olsun, diyerek bir kez daha aziz milletimizin rızasını desteğini talep ediyoruz.” Şeklindeki mesajı milli irade cephesinde yankı buldu ve AK Parti’yi dördüncü kez iktidara taşıdı.
Geçen 13 yıllık iktidar döneminin geçirilen badirelerini ( AK Partinin kapatılması davası, gezi olayları, 17-25 aralık kumpası, paralel yapı tahribatları, 6-7 ekim 2014 ayaklanmaları, Suruç ile Ankara bombalı eylemleri, PKK’nın işlediği cinayetler, muhalefetin Recep Tayyip Erdoğan sendromu, Saray kompleksi vb.) saymazsak AK Parti son dört yılda iktidarda muktedir olmuştur. Bu dönemin ise çok farklı bir hizmet dönemi olacağını düşünüyorum. Başbakan Sayın Davutoğlu’nun “Herkesin hukuku teminat altındadır. 78 milyon insanımızı kucaklayacağız şeklindeki beyanatını bendenizde teminat kabul ediyor, 1 Kasım 2015 seçimlerinin ülkemize hayırlı olmasını diliyor, seçilen vekillerimiz ,Hacı Osman Akgül ve Cihan Pektaş 'ı tebrik ediyorum
7 Haziran 2015 seçimlerinde Milli irade iktidar partisini yani AK Partiyi tabiri caizse feleğin sillesiyle değil bir şefkat tokadı ile dikkatini çekmişti. “Fazla açıldın biraz dikkatli ol, etrafını kolla, kimseyi ezip geçerim deyu zafer sarhoşluğuna kapılma.”
Seçim öncesi Türkiye genelinde lobiler, bir kısım medya, tuzu kuru İstanbul beyzadeleri, inadına HDP inadına “gezi” söylemlerini sıkılmadan seslendiren sözde aydınlar, beğenmediğimiz insanlar bizi yönetemez diyen enteller ve muhalefet, “AK Parti iktidardan uzaklaştırıldı. Bir daha iktidar olamaz. Milletin yüzde altmışı bu partiye karşı” diyerek güya rahat bir nefes aldılar. Sanal alemde depolanan bu güç gösterisi tıpkı deryalarda oluşan azgın bir dalgaya benziyor. Bu dalga nasıl ki sahilin kayalıklarına çarparak büyük bir gürültüyle parçalanıyorsa AK Parti karşıtı gizli koalisyon yada kutsal ittifakların bu toplama gücü de milli irade karşısında aynen dağılıp gitmiştir. Milletle cebelleşmenin uzlaşma yerine zıtlaşmanın işe yaramadığı görülmüştür. Gümüşhane için söylüyorum MHP koalisyona evet demiş olsaydı belki de bugünkü sonuç değişik çıkabilirdi. CHP’nin oylarını koruması ilkeli bir parti için doğal bir sonuç. HDP’den söz etmiyorum. Demokrasi gereği oy pusulasında adı yazılmış olsa da tarihin her döneminde vatan hainlerine geçit vermeyen kahraman Gümüşhane halkı HDP’ye böyle olduğu sürece geçit vermeyecektir. HDP’nin yapacağı iş bölgesel bir parti olması yerine Türkiye’nin partisi olmak istiyorsa PKK ile ilişiğini kesip parlamento çatısı altında siyasi yaşamını sürdürüyor olmalıdır. Oylarında ki düşüş gösteriyor ki, bölge halkı ben PKK’dan ve HDP’den korkmuyorum demektedir. Bizim bu hassasiyetimizi dikkate almaz isen gelecek seçimde barajın altındasın demektedir. Sonuçta Başbakan Sayın Davutoğlu; “Bilmelisiniz ki inşa ettiğimiz güven zemininin arka planında bize duyulan güven vardır. Bu güven şükürler olsun ki her seçimde katlanarak büyümüştür. Efendisi değil hizmetkârı olduğumuz milletimiz ile birlikte Cumhurbaşkanımız ve kurucu genel Başkanımız Sayın Tayyip Erdoğan öncülüğünde ilk adımları milletçe atılan bu kutlu yürüyüşte ülkemizin bahtı, yolu açık olsun, diyerek bir kez daha aziz milletimizin rızasını desteğini talep ediyoruz.” Şeklindeki mesajı milli irade cephesinde yankı buldu ve AK Parti’yi dördüncü kez iktidara taşıdı.
Geçen 13 yıllık iktidar döneminin geçirilen badirelerini ( AK Partinin kapatılması davası, gezi olayları, 17-25 aralık kumpası, paralel yapı tahribatları, 6-7 ekim 2014 ayaklanmaları, Suruç ile Ankara bombalı eylemleri, PKK’nın işlediği cinayetler, muhalefetin Recep Tayyip Erdoğan sendromu, Saray kompleksi vb.) saymazsak AK Parti son dört yılda iktidarda muktedir olmuştur. Bu dönemin ise çok farklı bir hizmet dönemi olacağını düşünüyorum. Başbakan Sayın Davutoğlu’nun “Herkesin hukuku teminat altındadır. 78 milyon insanımızı kucaklayacağız şeklindeki beyanatını bendenizde teminat kabul ediyor, 1 Kasım 2015 seçimlerinin ülkemize hayırlı olmasını diliyor, seçilen vekillerimiz ,Hacı Osman Akgül ve Cihan Pektaş 'ı tebrik ediyorum
2
az bulutlu
Namaz Vakti
26 Nisan 2024
| İmsak | 03:45 | ||
| Güneş | 05:21 | ||
| Öğle | 12:25 | ||
| İkindi | 16:13 | ||
| Akşam | 19:19 | ||
| Yatsı | 20:48 |
