Ayşe Demir’den Türkiye Pist Şampiyonası’nda Madalya Yağmuru
2–3 Ağustos 2025 tarihlerinde İstanbul’da düzenlenen Gül Çıray Akbaş Türkiye Pist Şampiyonası, milli atlet Ayşe Demir’in etkileyici performansına sahne oldu.

2–3 Ağustos 2025 tarihlerinde İstanbul’da düzenlenen Gül Çıray Akbaş Türkiye Pist Şampiyonası, milli atlet Ayşe Demir’in etkileyici performansına sahne oldu. Gümüşhane’nin Şiran ilçesine bağlı Akbulak köyü nüfusuna kayıtlı genç sporcu, iki gün süren organizasyonda toplam altı madalya kazanarak dikkatleri üzerine çekti.
Şampiyonanın ilk günü olan 2 Ağustos’ta; 100 metre, 400 metre ve 4x100 metre bayrak yarışlarında piste çıkan Ayşe Demir, bu üç kategoride de birinciliğe ulaşarak altın madalya elde etti. Organizasyonun ikinci gününde ise 200 metrede zirveyi bırakmayan milli atlet, 800 metrede ikinci olarak gümüş madalyanın sahibi oldu. Günün son yarışında ise 4x400 metre bayrak takımında mücadele eden Demir, takım arkadaşlarıyla birlikte bir kez daha birinciliği göğüsleyerek altın madalya koleksiyonuna bir yenisini daha ekledi.
Böylece Ayşe Demir, şampiyonayı beş altın ve bir gümüş madalya ile tamamlayarak büyük bir başarıya imza attı. Genç sporcunun bu performansı spor camiasında geniş yankı uyandırırken, başarılarının arka planına dair yaptığı açıklamalar da dikkat çekti.
Aynı zamanda öğretmenlik görevini sürdüren Demir, yarışların yalnızca saniyelerle değil, fedakârlıkla ölçüldüğünü ifade etti. Gün boyu ders verip, akşamları piste koşan; antrenman aralarında çamaşır makinesi çalışırken dinlenmeye çalışan, antrenman planlarıyla yemek listeleri arasında denge kurmaya çabalayan bir yaşam sürdüğünü dile getirdi. Sprint branşının ciddi bir disiplin gerektirdiğini belirten milli atlet, bu sporun “imkân varsa yapılır” anlayışıyla değil, “karar verildiyse yapılır” inancıyla sürdürülebileceğini vurguladı.
Teknik olanakların yetersizliğine de değinen Demir, eksik pistler, yetersiz kulvarlar ve sınırlı ekipman nedeniyle atletizmin zaman zaman bir “lüks” olarak görüldüğünü söyledi. Ancak koşmak isteyen bir sporcunun, gerekirse düz bir çizgiyi bile pist saymayı öğrenebileceğini ifade etti. Şampiyonaya da bu kısıtlı imkânlar altında hazırlandığını belirten genç atlet, elde ettiği dereceleri hâlâ “daha iyisi olabilirdi” düşüncesiyle değerlendirdiğini aktardı.
Demir, şampiyona sonrası hedeflerinden biri olan Balkan Şampiyonası’na katılım için yürütülen vize sürecinde çeşitli zorluklarla karşılaştığını da paylaştı. Pist dışında yaşanan bu tür bürokratik engellerin, sahadaki rakiplerden zaman zaman daha zorlayıcı olabildiğine dikkat çekti. Bu nedenle yalnızca rakipleriyle değil, sistemle de mücadele eden tüm sporcuların emeklerinin saygıyı hak ettiğini söyledi.
Hiçbir zaman pes etmeyi düşünmediğini dile getiren Ayşe Demir, her bir dereceyi yalnızca hızla değil, gösterilen azimle de ölçmek gerektiğini belirtti.
Süreç boyunca kendisine destek olan ailesine teşekkür eden başarılı sporcu, sporun yalnızca sahada değil, gönülden verilen destekle de büyüdüğünü ifade etti. Bu anlamda kendisine her koşulda destek sunan Bilpe Çağrı Merkezi’ne de ayrıca minnet duyduğunu iletti.
Sporun bir gönül işi olduğunu vurgulayan Demir, gönülden koşan sporcuların yalnız bırakılmaması gerektiğine dikkat çekti. Sözlerini ise, “Belki pistimiz yok ama arzumuz var,” diyerek noktalayan genç sporcu, vize işlemleriyle yarış temposunu aynı anda yürütmenin zorluğuna esprili bir dille değinerek, yeşil pasaportun fena bir fikir olmayacağını söyledi
İmsak | 06:06 | ||
Güneş | 07:37 | ||
Öğle | 12:28 | ||
İkindi | 14:48 | ||
Akşam | 17:09 | ||
Yatsı | 18:35 |