banner333

banner309

Kaya, “Bu Yasaya Sessiz Kalmayacağız"!

Anahtar Parti Gümüşhane İl Başkanı Muhammet Kaya, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde kabul edilerek yürürlüğe giren İklim Kanunu’na yönelik sert eleştirilerde bulundu.

Siyaset 10.07.2025, 15:19 10.07.2025, 15:30
44
Kaya, “Bu Yasaya Sessiz Kalmayacağız"!
banner400

 Kaya, kamuoyunun yeterince bilgilendirilmediğini savunarak, yasaya dair ciddi çekinceler taşıdıklarını ifade etti.

Başkan Kaya, yaptığı açıklamada, yasalaşan İklim Kanunu'na yönelik itirazlarının sürdüğünü ve kamuoyunun bilgilendirilmesini, itirazlara ise açık ve net yanıtlar verilmesini talep ettiklerini belirtti. Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde yasalaşarak yürürlüğe giren İklim Kanunu'nun ardından oluşan haklı tepkilere karşın yetkililerin açıklama yapmakta geciktiğini ve yapılan açıklamaların halkın endişelerini yatıştırmaya dönük yüzeysel ifadelerden ibaret kaldığını dile getirdi.

Anahtar Parti Gümüşhane İl Başkanlığı olarak yasanın göründüğünden daha fazla kontrol, yönlendirme ve ekonomik baskı içerdiğini net bir şekilde ifade ettiklerini vurgulayan Kaya, "Yerli" ve "Millî" demenin yasayı yerli ve millî yapmayacağını, yerli olanın halktan doğduğunu, millî olanın ise milletin menfaatini gözettiğini belirtti. Bu yasanın ne halktan doğduğunu ne de halkın lehine olduğunu sözlerine ekledi.

Muhammet Kaya, yetkililere yönelttikleri dokuz temel soruyu ve bu sorulara ilişkin endişelerini tek tek sıraladı:

Karbon ayak izi ve özgürlükler: Yetkililerin "karbon ayak iziyle insanların özgürlükleri kısıtlanmayacak" demesine rağmen, karbon ayak izine dair izleme ve azaltım yükümlülüklerinin yalnızca üretim yapan kurumları değil, tüm toplumu etkileyecek şekilde düzenlendiğini; tüketim ve ulaşım tercihlerine müdahalenin özgürlük alanlarını daraltma riskini barındırdığını ifade etti.

Emisyon Ticaret Sistemi: "Emisyon Ticaret Sistemi sadece sanayiye uygulanacak" söylemine karşın, sanayide başlayan karbon maliyetlendirmesinin ürün ve hizmet fiyatları yoluyla vatandaşa doğrudan yansıyacağını ve bu sistemin zamanla konut, ulaşım ve bireysel tüketimi de kapsayacak şekilde genişlemesinin kuvvetle muhtemel olduğunu kaydetti.

Tarım ve mülkiyet: "Tarım yasaklanmayacak, meyve ağaçlarına el konulmayacak" denmesine rağmen, iklim uyumlu tarım normları ve finansman kriterlerinin küçük üreticileri dışlayacağını; verimli arazilerin "karbon yutak alanı" ilan edilmesiyle üretici mülkiyeti ve yerel kontrolün zayıflatılacağını dile getirdi.

Çiftçi ve ürün ekimi: "Çiftçi istediği ürünü ekebilir" denirken, desteklerin yalnızca "uyumlu ürünlere" verileceğinin açıkça ifade edildiğini; bu durumun çiftçiyi yönlendirme ve iradesini sınırlama anlamına geldiğini, sonucunda ise üretimden çekilme ve kırsalda yoksulluk yaşanacağını savundu.

Hayvancılık ve yapay et: Yetkililerin "hayvancılık yasaklanmayacak, yapay et dayatılmayacak" demelerine rağmen, metan salımı gerekçesiyle hayvancılığın küresel ölçekte hedef alındığını, yapay proteinlerin teşvik edildiğini ve otlatma alanlarının "doğal karbon havuzu" ilan edilerek sınırlandığını belirtti.

Paris Anlaşması: "Paris Anlaşması Türkiye'nin kalkınma önceliklerini gözetiyor" söylemine karşılık, bu anlaşma ile karbon yutak alanı ve arazi bazlı sertifika sistemleri üzerinden kırsal alanların finansal piyasalara açıldığını ve üreticinin tasarruf hakkını kaybettiğini ifade etti.

Kömür ve petrol kullanımı: "Kömür ve petrol kullanımı kaldırılmayacak" denmesine rağmen, fosil kaynaklara finansal erişimin sınırlandırılarak yatırımların bu alanlardan çekilmeye zorlandığını, bu durumun yerli enerji politikalarının sürdürülemez hale gelmesine ve dışa bağımlılığın artmasına neden olacağını aktardı.

İfade özgürlüğü: "İklim değişikliği yok diyen cezalandırılmayacak" denilmesine rağmen, resmi görüş dışındaki açıklamaların "yanıltıcı bilgi yaymak" kapsamında değerlendirilebileceğini ve bunun ifade özgürlüğü açısından tehdit oluşturduğunu vurguladı.

Vatandaşın cezalandırılması: "Karbon ayak izine göre vatandaş cezalandırılmayacak" denilse de, kredi puanı, ulaşım tarifesi, sigorta primi gibi alanlarda karbon ayak izine dayalı sınıflandırmaların zamanla bireysel ceza, kota veya erişim engeline dönüşebileceği uyarısında bulundu.

Anahtar Parti Gümüşhane İl Başkanlığı olarak, bu kadar açık risk ve sınırlamaya rağmen kamuoyuna neden yalnızca teknik ve yüzeysel yanıtlar verildiğini sorduklarını belirten Kaya, taleplerinin net olduğunu ifade etti. İklim Kanunu'nun vatandaşın özgürlüğü, üreticinin toprağı ve yerli sanayi üzerindeki etkileri konusunda şeffaf bir bilgilendirme yapılması ve itirazlara karşı detaylı ve bağlayıcı cevaplar verilmesi gerektiğini vurguladı.

Son olarak Muhammet Kaya, partilerinin çevreyi korumaktan yana olduğunu ancak bu yasanın iklimi değil pazarı; doğayı değil, dışa bağımlılığı koruduğunu savundu. Çiftçiye kota, sanayiciye yük, vatandaşa zam getiren bir yasaya "millî" denilemeyeceğini, bunun olsa olsa küresel projelerin millî irade üzerinde vesayet kurmasının "yerlileştirilmiş" adı olduğunu sözlerine ekledi.

Yorumlar (0)
3
hafif yağmur
Namaz Vakti 30 Temmuz 2025
İmsak 06:06
Güneş 07:37
Öğle 12:28
İkindi 14:48
Akşam 17:09
Yatsı 18:35